ANNELER GÜNÜ KUTLU OLSUN!..
Ömrümüzde bizi belki de karşılıksız seven tek varlık olan tüm annelerimizin “Anneler Günü”nü kutluyoruz.
Annelik; dünyanın en kutsal görevi ve en yüce duygusudur. Annelerimizin bizlere aşıladığı insani değerler, bir ömür boyu yol gösterici olur. Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızın iyi şekilde yetişmeleri için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan anneler, toplumumuzun en değerli varlıklarıdır.
Bizlere laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti Devletini armağan eden ve çağdaş Türk kadınını yeniden yaratan Ulu Önderimiz Atatürk’e bugün bir kere daha minnet ve şükranlarımızı sunmak istiyoruz.
Türk Anneler Derneği, Atatürk’ün bıraktığı ilkelerin takipçisi, laik demokratik Cumhuriyetin koruyucusu olacak ve Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza kadar yaşaması için var gücüyle mücadele edecektir. Anneler olarak, çocuklarımızı ve gençlerimizi ilimde, fende, teknoloji ve sanatta başarılı insanlar olarak yetiştirmeye çalışacağız. Adımlarımız hep ileriye doğru olacaktır.
Bu günlerde birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Düşüncelerimizin temelinde; sevgi, özveri, uzlaşma ve hoşgörü olmalıdır.
Demokrasi, farklılıkları kabul eder, ama o farklılıkları kurumlaştırarak ayrılık öğesi haline getirmek, ne demokrasinin işlevidir, ne de toplumun yararınadır. Demokratikleşmeyi “etnik sorun” eksenine yerleştirmeye çalışmak, gerçekçi ve demokratikleşmeyi destekleyici bir tavır değildir. Demokrasi farklı etnik kültürlere sahip olsa dahi, asgari müştereklerde birleşmeyi gerektirir. Demokratik hakların elde edilmesinde herkes, teröre taraf olmadan, geçmişte yaşanan acı tecrübeleri unutmadan, barış ve huzurun sürmesi için mücadele etmelidir. Demokrasi mücadelesi verenler, hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde sorunları çözmek için azami gayret göstermelidirler.
Türkiye’nin her yerinde yaşayan vatandaşlar, Anayasamıza göre eşitlik ilkesinden yararlanmaktadırlar. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 10. maddesinde; “Herkes dil, ırk, renk, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kimseye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz” ilkesi yer almaktadır. Bu esastan hareketle, tüm vatandaşlarımız siyasi, ekonomik ve kültürel yaşamın her alanına özgürce katılabilmektedirler.
Türkiye’de, demokratik sistem ve insan hakları konusundaki gelişmelerin en üst seviyelere ulaşması için mücadele eden geniş bir potansiyel mevcuttur. Avrupa Birliği ile bütünleşmeye kararlı olan Türkiye’de, AB’ne Uyum Yasaları ile başlatılan reform süreci yoğun şekilde sürdürülmekte, demokrasinin önündeki tüm engeller kaldırılmakta, hatta teröre bulaşmış gençlerimizin topluma kazandırılmalarına yönelik yeni yasal düzenlemelerin biran önce çıkarılması için çaba gösterilmektedir.
Demokrasinin, insan haklarının, laikliğin ve sosyal refahın önündeki en büyük engelin “terör” olduğu gerçeğini bir kere daha hatırlatırken, terör yoluyla hiçbir sorunun çözülemeyeceği gerçeğinin altını çizmek istiyoruz.
Toplumun en önemli yapı taşları olan anneler olarak, savaşların olmadığı, çocukların ölmediği, barışın, kardeşliğin ve demokrasinin egemen olduğu, terörden arınmış, sorunların diyalog ve barış yoluyla çözüldüğü bir dünyada yaşamak için, bu gün dünyayı yönetenlere sesleniyoruz; Barışın ve demokrasinin önündeki en büyük engeli oluşturan teröristlere karşı küresel mücadelenin verildiği bir dönemde, terörü körükleyen sosyal ve ekonomik faktörleri ortadan kaldırmak için de azami gayret gösteriniz. Terörizmle mücadele konsepti çerçevesinde, nereden gelirse gelsin, hangi amaç için mücadele ederse etsin, insanlığa karşı suç işleyen tüm terörist gruplara karşı çifte standart uygulamadan, “uluslararası işbirliği” yapılmalıdır.
Anneler Günü’nde, terörün acısını yüreğinde hisseden ve terör felaketini yakından tanıyan tüm anneler adına, bir daha benzer acılar yaşanmaması için, sağduyu sahibi insanları, sorunların demokratik ve hukuki yollardan çözümü için çaba göstermeye, barış ve huzur ortamını bozmaya ve şiddeti tırmandırmaya yönelik her türlü girişime karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.
Bir millet olmak için aynı etnik kimliğe sahip olmak gerekmez; ortak tarih ve sosyo ekonomik entegrasyon, ülke ve vatandaşlık kavramları, etnik farklardan daha önemlidir. Türkiye’nin yararına olan 70 milyonun yararınadır. Türkiye; etnik köken ve din ayrımı gözetmeyen, birbiriyle kaynaşmış tüm vatandaşlarımızın gönüllü birlikteliğinin ülkesidir.
Gül Baysal
Genel Başkan
Türk Anneler Derneği