SURİYE’DEN KADEK TERÖRÜNE AĞIR DARBE!..

          Avrupa Birliği’nin terör örgütleri listesine alınması sonrasında ismini KADEK olarak değiştirerek, güvenlik güçlerinin takibinden kurtulmayı hedefleyen PKK’lı teröristlere yönelik operasyonlar aralıksız sürerken, terör örgütü KADEK’e önemli bir darbe de Suriye’den geldi.

Star Gazetesi’nin 19 Mart 2003 tarihli sayısında Saygı Öztürk imzasıyla yayınlanan “Suriye, Apo’nun En Yakın 7 Adamını Türkiye’ye Teslim Etti” başlıklı köşe yazısında, Türkiye-Suriye arasındaki terörizmle mücadele anlaşması çerçevesinde, Suriye’nin KADEK terörüne ağır bir darbe vurduğuna dikkat çekiliyor.

“Küresel terörizmle mücadelede başarının uluslararası işbirliği ve dayanışma ile mümkün olabileceği” gerçeğinin altını çizen Saygı Öztürk’ün köşe yazısını, terör yoluyla hiçbir sorunun çözülemeyeceği gerçeğini anlamak istemeyen KADEK’li teröristlerin ve küresel terörizmle mücadelede kararlı olan sağduyu sahibi ilgililerin dikkatine sunmak istiyorum;

“Suriye, PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’a tam 19 yıl ev sahipliği yaptı. 12 Eylül 1980 yılında Türkiye’den kaçan teröristler Bekaa Vadisi’nde ‘Helve’ adı verilen kampta silahlı eğitime başladılar. Orada eğitilen teröristler, 15 Ağustos 1984’de Eruh ve Şemdinli ilçelerini basarak, masum insanları öldürdüler.

Türkiye’nin, Suriye’ye ‘PKK terörüne destek vermemesi’ yönündeki son uyarısı sonrasında, terörist başı Abdullah Öcalan 9 Ekim 1998 yılında Suriye’den ayrılmak zorunda kaldı.

Türkiye, Öcalan’ın ayrılmasıyla bu işin peşini bırakmadı. Adana’da Suriye heyetiyle gizli bir toplantı yaptı. Türkiye-Suriye arasında Adana’da imzalanan protokolün önemli maddelerinden birisi şöyleydi: ‘İki ülke üst düzey güvenlik yetkilileri arasında derhal ve doğrudan telefon hattı tesis edilecek ve kullanılmaya başlanacaktır. Terörle mücadele bağlamında, güvenliği arttırıcı tedbirler alınacak ve bunların etkinliğini denetlemek üzere bir sistem kurulacaktır.’

Suriye gördü ki, terörist başı Öcalan’ı ülkesinde daha nice 19 yıl barındırsa, terör örgütü PKK’ya sahip çıksa, bir sonuç alamayacak ve terörü ‘su’ pazarlığında kullanamayacak. Suriye, dostluk, iyi komşuluk varken, ilişkilerin kopmasına gerek olmadığını, Araplar’dan çok Türkiye’nin güvenilecek ülke olduğunu, kendi güvenliğini tamamlayıcı unsurun Türkiye olduğunu geç de olsa anladı. Yıllarca teröre ev sahipliği yapan Suriye, Türkiye’nin terörizmle mücadelede kararlı tutumundan sonra yön değiştirmeye başladı.

Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad’ın ölümünden sonra yerine geçen oğlu Beşar Esad, babasının hatalarını tekrarlamadı ve Türkiye ile ilişkilerin arttırılması için yetkili makamlara kesin talimat verdi. Şimdi Türkiye ile Suriye arasında geçmişle karşılaştırılması mümkün olamayacak iyi ilişkiler başladı.

Türk yetkililer 18-20 Kasım 2002 tarihinde Suriye’ye resmi bir ziyarette bulunarak, terör örgütü KADEK (PKK)’in Suriye ve Lübnan’da önemli faaliyetlere girişecekleri konusunda Suriyeli yetkilileri uyardılar.

Terör örgütü KADEK (PKK), başta Suriye, Lübnan olmak üzere, Ortadoğu ülkelerinde daha etkin konuma gelmek için yeni bir örgütlenmeye gitmek istiyordu. Bu çalışmayı, KADEK Başkanlık Konseyi üyesi ‘Hebat’ kod adlı Ömer Hayri Konar yürütüyordu. Terörist başı Abdullah Öcalan’a en yakın isimler arasında yer alan ve örgütte büyük bir ağırlığı bulunan Ömer Hayri Konar, yeni görevleri nedeniyle Ortadoğu ve Suriye sorumluluğunu, Lübnan sorumlusu Selahattin Canavar’a devredecekti. Terörist Konar’ın, Suriye Temsilciliğini Selahattin Canavar’a teslim etmek için toplantı yapılırken, Türk-Suriye emniyet birimlerinin müthiş bir operasyonu sonucunda, odada bulunan Konar, Canavar ile birlikte terör örgütünün önde gelen teröristlerinden 5’i yakalandı.

Yakalanan teröristlerden biri,  “Hayri Konar, örgütte çok önemli bir isim. Bir dönem Şemdin Sakık örgüt için ne kadar önemliyse, bugün de Konar aynı durumdaydı” diyor.

Terör örgütü KADEK’in çok önemli iki isminin de aralarında yer aldığı 7 teröristin sorguları yapıldı ve örgütle ilgili Suriye makamları yeni bilgiler elde ettiler. Sorgusu tamamlanan 7 terörist, büyük bir gizlilik içinde ve sıkı güvenlik önlemleri altında Cilvegözü Sınır Kapısı’nda Türk güvenlik birimlerine teslim edildiler.

Terör örgütü KADEK yönetimi, Ömer Hayri Konar ve Selahattin Canavar’ın Suriye makamları tarafından Türkiye’ye teslim edildiğini örgüt kadrolarından gizliyor.

12 Mart 2003 tarihinde Suriye ve Türkiye güvenlik birimleri arasında yapılan üst düzey görüşmelerde, terör örgütü KADEK’e yönelik operasyonların değerlendirildiği ve önümüzdeki günlerde elde edilen bilgiler ışığında Suriye ve Lübnan’daki KADEK’e çökertmeye yönelik operasyonların devam edeceğinin işaretleri verildi.

Suriyeli yetkililer, terör örgütü KADEK’in Suriye ve Lübnan’daki izini silmek için bu sefer kararlı görünüyorlar.”

Uluslararası terörizmle mücadele konsepti çerçevesinde Türkiye-Suriye arasında ortaya konulan işbirliği ve ortak mücadele, diğer komşu ülkelere ve Avrupa Birliği üyesi ülkelere de örnek olmalıdır. Teröristler yakalanarak yargı önüne çıkarılmalı ve şiddeti tırmandırmaya çalışan KADEK,  AB terör örgütleri listesine biran önce alınmalıdır.