USO Teorileri
Sefer Murat AKSOY
Bağımsız UFO Araştırmacısı
USOlar hakkında onlarca değişik teori ileri sürülebilir. Elbette, bunlardan bazıları USO olaylarını mantıklı şekilde açıklarken, geri kalanlar ise birtakım akıl almaz açıklamalarda bulunabilirler. Bu teorilerden en popüler olanlarını aşağıdaki listede bulacaksınız:
USOlar konusundaki en mantıklı ve güçlü teori, uzak dünyalardan gezegenimize gelerek özellikle deniz altında çeşitli üsler kuran UZAYLILAR TEORİSİ (EXTRATERRESTRIALS THEORY) ya da DENİZALTI UFO TEORİSİ'dir (SUBMARINE UFO THEORY). Bu teoriye, göre Uzaylılar dünya gezegenine bazı amaçlar doğrultusunda gelerek okyanusların, denizlerin veya göllerin altında gizli UFO üsleri kurmuş olabilirler (Burt, 1970; Sachs, 1981). Çünkü, bu zeki varlıkların, henüz insanoğlunun sahip olmadığı bazı teknolojik üstünlükleri elinde bulundurması son derece mantıklıdır. Kaldı ki, okyanus derinlikleri ya da deniz altları, Uzaylılara, insanların meraklı bakışlarından uzak ve sakin bir çalışma ortamı sunuyor olabilir. Üstelik, sudaki izler karadakine nazaran çok daha çabuk silinir. Fakat, şu ana kadar, bu kuramı destekleyen somut bir kanıt edilememiştir. Bununla beraber, aşağıda değinilecek olan her iki teori de (yani, Boyutlar arası Seyahat ve Zaman İçinde Seyahat) Uzaylılar kuramının bazı değişik versiyonları olacaktır.
USOların, denizleri niye tercih ettiğini açıklamaya çalışan UFOloglar, suyun sahip olduğu birtakım özellikler nedeniyle, BOYUTLAR ARASI SEYAHAT'e (DIMENSIONAL VOYAGE THEORY) ya da PARALEL EVRENLER (PARALLEL UNIVERSE THEORY) arasındaki yolculuklara uygun olduğunu öne sürmüşlerdir (İnternet Alıntısı, 1998 ve 1999). Bu araştırmacılar, bir boyuttan başka bir boyuta geçişin en kolay olduğu yerlerin genelde su bulunan bölgeler olduğunu iddia etmektedirler. Yani, onlara göre, Uzaylılar varlıklar sahip oldukları yüksek bilgi ve tekniğin yardımıyla, denizlerin ya da okyanusların içinde yarattıkları bir SOLUCAN DELİĞİ (WORM HOLE) ile boyutlar arasında yolculuk yapabilirler (İnternet Alıntısı, 1998).
USOların dünya sularını neden kullandığını açıklayan teorilerden biri de ZAMAN YOLCULUĞU TEORİSİ'dir (TIME VOYAGE THEORY). Çünkü dünya denizleri, zaman yolculukları için bazı avantajlar taşıyor olabilir (İnternet Alıntısı, 1998). Kısacası, ya UZAYLI ATALARIMIZ geçmişten geliyor (PAST VISITORS THEORY) ya da GELECEKTEKİ TORUNLARIMIZ bizi ziyarete geliyor (FUTURE VISITORS THEORY) olabilir.
USOlar konusundaki en geçersiz kuram, belki de ATLANTİS TEORİSİ'dir (ATLANTIS THEORY). Bazı UFOloglara göre, USOlar, Batık Atlantis kıtasından gelen denizaltı araçlarıdır (Sachs, 1981; Steiger, 1973). Onlara göre, bu kıta tamamen yok olmamış, belki çok az bir topluluk kurtulmuştur; sağ kalan Atlantisliler de bugüne kadar varlıklarını devam ettirmiş ve yüksek teknolojiye sahip bazı denizaltı araçları geliştirmişlerdir (USOlar ve Uçandaireler gibi). Dolayısıyla bu teoriye göre, Atlantisliler, USOlar aracılığıyla insan ırkını gözetliyor olabilirler. Kimileri de, USOların aslında LEMURYA ya da MU'dan gelen gizemli denizaltı araçları olduğunu öne sürmektedirler.
Bazıları ise, USOlar aslında denizaltında insanoğlundan bağımsız olarak gelişen EVRİMLEŞMİŞ DENİZALTI MEDENİYETİ'nin (EVOLVED UNDERWATER CIVILIZATION THEORY) araçlarıdır derler (Sanderson, 1970; Sachs, 1981; Bord & Bord, 1989). Onlara göre, bu bilinmeyen denizaltı ırkı, USO tipi araçları, kendi denizaltı ve atmosferik seyahatleri için kullanmaktadır. Hatta Ivan T. Sanderson (1970) bu varlıklara OINT adını vermekten çok hoşlanıyordu. Fakat bu teori geçersiz görünmektedir. Çünkü, denizaltında insanoğlundan bağımsız gelişip evrimleşen üstün bir ırk varsa, eninde sonunda insanoğlu ile karşılaşarak çatışması kaçınılmazdır. Böyle bir olay ise, bugüne kadar gerçekleşmemiştir açıkçası. Yani, son derece tutarsız bir kuramdır.
Bazı UFO araştırmacıları, BİLİNMEYEN DENİZ VE GÖL CANAVARLARI'nın (UNKNOWN SEA AND LAKE MONSTERS) yanlışlıkla USO raporlarına neden olduğunu düşünmektedirler (Shoemaker in Moore, 1995). Onlara göre, dev deniz ya da göl canavarları insanlar tarafından hiç tanınmadığı için, buralarda gözlenen tuhaf şekilli en küçük bir siyahlık ya da parlaklık bile hemencecik USOlara bağlanmaktadır. En geçersiz kuramlardan biridir gerçekten de.
Kimilerine göre USOlar, İNSAN YAPISI ARAÇLAR TEORİSİ'nin (MAN-MADE VEHICLES THEORY) de işaret ettiği gibi kesinlikle dünyasal kökenlidir (İnternet Alıntısı, 1998 ve 1999). Çünkü, çağımızın süper güçleri yani bazı büyük devletler (A.B.D. ve Rusya gibi) bu tür gizli teknolojileri geliştirmiş olabilirler. Ama, deniz altındaki korkunç basınç problemi ve denizaltı personelinin karşılaşabileceği vurgun tehlikesi, bu teorinin inandırıcılığını minimuma (en alt seviyeye) indirgemektedir. Hatta bazılarına göre, geçmiş yıllarda, örneğin; İkinci Dünya Savaşı sırasında, Almanlar benzer araçları geliştirmişlerdir. Bu kurama, NAZİ UFO / USO TEORİSİ (NAZI UFO / USO THEORY) adı verilmiştir (İnternet Alıntısı, 1999). Fakat, bu kuramın mantıklı ya da gerçekçi olduğunu kimse iddia edemez herhalde. Dünya Yapısı Araçlar teorisinin en büyük açmazı, USO gözlemlerinin aslında antik çağlara kadar dayandığı gerçeğidir. O zamanlarda dünya teknolojisinin çok ilkel olduğunu düşünürsek, USOların dünyadışı araçlar olabileceği görüşü daha ağır basmaktadır gerçekten. Kaldı ki, kimi uzmanlar bugün bile USO benzeri araçları geliştirmede, aşılması oldukça zor bazı problemler olduğunu ileri sürmektedirler (Sanderson, 1970).
Bunlardan başka, günümüzde geliştirilmiş bulunan UZAKTAN KUMANDALI DENİZALTILAR (REMOTHLY-OPERATED UNDERWATER VEHICLES) da yanlışlıkla USO raporlarına neden olabilirler (İnternet Alıntısı, 1998).
Kimilerine göre ise, USOlar denizde boğularak ÖLEN İNSANLARIN HAYALETLERİ'dir (UNDERWATER GHOSTS) aslında (Stonehouse, 1997). Oldukça ilginç bir teoridir ama biraz uçuk olduğunu da kabul etmeliyiz.
Kimileri de, sulara girip çıkan ışıklı cisimlerin aslında KIZILDERİLİ KUTSAL RUHLARI (INDIAN HOLY SPIRITS) olduğunu ileri sürerler. Bu teori, özellikle Kanada'daki Büyük Göller civarında gözlenen ve Turuncu Işık Topları (ORB) için ileri sürülmektedir. Bu da çok anlamlı bir teori olarak gözükmemektedir (Internet Alıntısı, 1999).
Bazı uzmanlar, denizaltında görülen ışıklı cisimlerin aslında DENİZALTI ŞİMŞEKLERİ olduğunu iddia ederler (UNDERWATER LIGHTNINGS). Yani, onlara göre, bir anlamda hidrosfer atmosfere çok benzemektedir, bu yüzden birtakım fiziksel olaylar sonucu su altında birtakım şimşekler oluşabilir. Elinde hiçbir somut kanıt olmamasına rağmen fazla iddialı bir kuramdır denilebilir (Corliss, 1982 ve 1986).
Yine, kimi araştırmacılar, dünya hidrosferinin aslında dünya atmosferine çok benzediğini ve orada olan olayların analoglarının yani benzerlerinin dünya sularında da olabileceği varsayımına dayanarak, denizlerde gözlenen bulutumsu ya da dumansı şekillerdeki USOları SUALTI BULUTLARI olarak (UNDERWATER CLOUDS) tanımlarlar (Sarıkaya, 1979). Bu da kanıttan yoksun bir kuramdır.
Birtakım uzmanlar da, SUALTINDA DOLAŞAN MANYETİK ALANLAR'ın (UNDERWATER MAGNETIC FIELDS) varlığına inanmaktadırlar (Sarıkaya, 1979). Özellikle, oval şekilli ve metalik görünümlü denizaltı manyetik alanları, onlara göre, hatalı USO raporlarına neden olmaktadır. Halbuki, bu yönde elde edilmiş hiçbir kanıt yoktur. Hatta, kimi araştırmacılar özellikle deniz tabanlarında meydana gelen MANYETİK ANORMALLİKLER'in (MAGNETIC ANOMALIES) sonuçta, deniz içinde bazı ışıklı oluşumlara yol açtığını düşünmektedirler (Shoemaker in Moore, 1995). Gerçekten de dünyanın manyetik alanındaki bazı değişiklikler, tuhaf ışık olaylarına neden olabilir. Ama, bu yaklaşım da denizlerde gözlenen ışıklı cisimlerin hepsini birden açıklamaya yetmez. Çünkü, bu teori sularda görülen ışıklı cisimlerin dış görünüşlerini tam olarak izah edememektedir.
Bazıları, KİREÇLİ DENİZALTI TOPRAKLARI'nın (LIME-BEARING UNDERWATER SOILS) denizlerde tuhaf beyazlıkların oluşmasına ya da ışıklı fenomenlerin görülmesine yol açtıklarını öne sürmektedirler (Sarıkaya, 1979).
Diğer bir teoriye göre ise, DENİZALTI GAZLARI'nın (UNDERWATER GASES) açığa çıkması sonucu, denizlerden gökyüzüne doğru yükselen birtakım ışıklar görülebilir (Çeşitli Özel Notlar, 1999). Mantıklı bir kuram gibi görünmektedir.
Bazı bilimadamları, BATAKLIK GAZI ya da METAN GAZI'nın (SWAMP GAS ya da MARSH GAS veya WILL-O'-THE-WISP) özellikle bataklıklar çevresinde gözlenen USOları açıklayabileceğine inanmaktadırlar (Sachs, 1981). Geçerli bir kuramdır.
Bir diğer ilginç kuram da Wallace Minto'nun SONOİLÜMİNESANS TEORİSİ'dir (SONO ILLUMINESANCE THEORY). Bu kurama göre, denizlerdeki balinaların ve yunusların haberleşmek için kullandıkları ses dalgaları, bir şekilde enerjiye dönüşmektedir; ve bu olay su içinde bazı ışıklı fenomenlerin görünmesine yol açmaktadır (Shoemaker in Moore, 1995). Aslında tutarlı yönleri çok fazla olan bir teori gibi görünse de, okyanuslarda gözlenen "devasa ışıklı tekerlek" (giant sea lightwheel) raporlarını açıklayamamaktadır. Çünkü, bu kadar büyük bir ışık fenomenini gerçekleştirmek, hem balina hem de yunus kapasitesinin çok daha ötesindedir.
Diğer bilimadamları, denizaltı ışıklarını büyük oranda FOSFORLU DENİZ CANLILARI'na (GLOWING SEA ANIMALS AND PLANTS) yani ışık saçan denizaltı hayvan ve bitkilerine bağlamaktadırlar (Sachs, 1981; Shoemaker in Moore, 1995). Cypridina Noctiluca, Crustaceans, Copepods, Coelenterates, Ctenophores ya da Cateceans bu tür organizmalara örnektir. Özellikle denizaltında ya da yüzeyinde gözlenen ışıklı cisimleri açıklamak için geçerli bir teoridir.
Bir grup araştırmacı da, METEOROLOJİK TEORİ'nin (THE METEOROLOGICAL THEORY) geçerliliğini savunmaktadır (Shoemaker in Moore, 1995). Buna göre, atmosferik koşullar iki farklı durumda USO benzeri gözlemlerin yapılmasına yol açmaktadır. Birinci görüşe göre, havadaki elektrik yüklü partiküller doğrudan deniz yüzeyini etkileyerek birtakım ışıklı oluşumların gözlenmesine neden olurlar. Diğer bir görüş ise, atmosferdeki elektrik yüklü parçacıklar doğrudan değil ama dolaylı olarak sularda tuhaf ışık fenomenlerinin görülmesine yol açarlar. Yani, havadaki elektrik yüklü partiküller bazı tür deniz canlılarını bir şekilde etkileyerek, onların fosforlu ışıklar saçmasına neden olmaktadırlar.
Hatta, bazı bilimadamları, TOP ŞİMŞEKLER'in (BALL LIGHTS) ya da PLAZMALAR'ın (PLASMAS), belirli atmosferik koşullar altında deniz veya göl sularında oluşabildiğini öne sürmektedirler (Corliss, 1982). Hatta, bu olay laboratuvar deneyleriyle de kanıtlanmıştır (İnternet Alıntısı, 1998). Bazı hallerde geçerli bir kuramdır.
Kimi araştırmacılar ise, DEPREM IŞIKLARI fenomenin (EARTHQUAKE LIGHTS) USO raporlarına yol açtığını iddia etmişlerdir (Devereux, 1982; Shoemaker in Moore, 1995; Kurtuluş, 1999). Gerçekten de, bazı depremler öncesinde ya da sırasında denizlerde ya da göllerde bu tür ışıkların görüldüğüne dair raporlar kayda geçirilmiştir. Üstelik, yapılan bazı bilimsel deneylerle bu fenomenin gerçekliği kanıtlanmıştır. Yani, deprem dalgalarının ışıklı garip oluşumlara yol açmaları mantıklı bir kuramdır bu bağlamda. Özellikle, denizlerde ya da göllerde, depremden önce veya deprem sırasında gözlenen ışık olayları için geçerli bir teoridir.
Bir grup araştırmacı da, DENİZALTI VOLKANLARI'ndan (UNDERWATER VOLCANOES) yayılan ışıkların ya da gazların hatalı USO raporlarına yol açtığını düşünmektedir. Bazı hallerde geçerli bir kuramdır (Çeşitli Özel Notlar, 1999).
Bazı uzmanlar, DENİZLERDEKİ ELEKTRONİK KARGAŞANIN IŞIKLI OLUŞUMLAR'a (SEA LIGHTS BY UNDERWATER ELECTRONIC COMMUNICATION) neden olduğunu iddia ederler (Çeşitli Özel Notlar, 1999). Bazı hallerde geçerli bir teoridir.
Kimi zaman, bazı BALİNALAR (WHALES), BÜYÜK BALIK SÜRÜLERİ (GREAT FISH FLOCK) ya da DENİZALTI COĞRAFİK ŞEKİLLERİ (UNDERWATER GEOGRAPHIC SHAPES) (örneğin, denizaltı tepeleri gibi) insanları yanıltarak hatalı USO raporlarına yol açarlar (Sarıkaya, 1979). Hatta, bunlar, sonar ekranlarında yanıltıcı ekoların oluşmasına neden olabilirler. Böylece birtakım yanlış USO raporları ortaya çıkmış olur. Her zaman değil ama bazı durumlarda geçerli bir kuramdır.
John Keel'in öne sürdüğü PARANORMAL TEORİ'ye (PARANORMAL THEORY) göre, USOlar bu dünyada var olan BOYUTLAR ARASI VARLIKLAR'ın (ULTRATERRESTRIALS) denizaltı filolarıdır (Bilinmeyen, Cilt 7). Çünkü, Keel'e göre dünyamıza başka bir boyuttan gelmiş olan bu varlıklar, denizlere hakim olabilmek için USOları, gökyüzüne hakim olabilmek için ise Uçandaireleri tercih etmektedirler. Bu teori de, tıpkı Atlantis Teorisi gibi mantık dışı görünmektedir. Yani, bir başka boyuttan gelen varlıklar, bu dünyada faaliyet gösteren üç boyutlu araçlara niçin ihtiyaç duysunlar ki?
Jose Escamilla'nın ileri sürdüğü ÇUBUK UFOLAR (ROD UFOs) açıklaması ya da diğer bir deyişle UZAY HAYVANLARI TEORİSİ'ne göre (SPACE ANIMALS THEORY), USOlar (ya da Çubuk UFOlar) aslında dünyamıza uzaydan gelen ve buradaki şartlara uyum sağlamış olan bir çeşit uzay hayvanlarıdır (İnternet Alıntısı, 1999). UFO literatüründe, özellikle son yıllarda tartışılan Çubuk UFOların sık sık dünya denizlerine girip çıktıkları iddia edilmektedir. Bu kuram da mantıktan oldukça uzak görünmektedir.
Hatta, yukarıdaki teoriye çok benzeyen başka bir kuram daha vardır. Buna, CARPENTER TEORİSİ (THE CARPENTER THEORY) adı verilmektedir (Shoemaker in Moore, 1995). Kurama göre, denizlerde gözlenen ışıklı garip cisimler aslında DÜNYA-KÖKENLİ BİLİNMEYEN DENİZ HAYVANLARI'dır (EARTH-BASED UNKNOWN SEA ANIMALS). Bu teori, deniz yüzeyindeki ve denizaltındaki USO raporlarını açıklarken, havadan denize dalan ya da denizden gökyüzüne doğru yükselen UFO gözlemleri karşısında yetersiz kalmaktadır.
Tüm bunlardan başka, bir de TANIMLANABİLEN DENİZALTI CİSİMLERİ (IDENTIFIED SUBMARINE OBJECTS), yani ISO TEORİSİ (ISO THEORY) vardır (Bianchini, 1996). Özet olarak, bu kategoride sahte raporlar, yanlış algılamalar, psikolojik yanılsamalar, illüzyonlar vb. vardır. Hatta, yukarıda adı geçen bazı kuramları da içerir; örneğin, metan gazı, denizaltı gazları, deprem ışıkları, top şimşekler, uzaktan kumandalı denizaltı araçları ya da denizaltı şimşekleri gibi. Bunların yanında, daha başka ilginç nesneler de insanları yanıltarak hatalı USO raporlarına yol açabilir. ISO Teorisi, genel olarak mantıklı bir kuram gibi görünmektedir. Tüm ISOları sıralamak gerekirse:
1. İnsan Kaynaklı ISOlar:
Sahte ya da Düzmece USO Raporları
Sarhoş USO Tanıkları
Psikolojik Problemi Olan Tanıklar
Hallüsinasyon ya da Hayal Gören Tanıklar
Algısal Yanılmalar ya da İllüzyonlar (Uzak Ufukta Batan Jüpiter'in, Venüs'ün, Ay'ın, Güneş'in ya da Deniz Feneri Işığının Sudaki Yansımasının USO Sanılması; Uzaktan Geçen Gemilerin USO Olarak Algılanması gibi).
2. Teknoloji Kaynaklı ISOlar:
Deniz Yüzeyinden Yukarı Fırlatılan İşaret Fişekleri
Deniz Yüzeyinden Fırlatılan İşaret Fişekleri
Denize Düşen Paraşütler ya da Meteorolojik Balonlar
Denize Düşen Uydu ya da Roket Parçaları.
Denize Düşen Uçaklar
Denize Düşen Meteoritler
Sualtı Bombaları
Denizaltılardan Fırlatılan Füzeler
Gizli Askeri Silahlar (Alman V-2 Roketleri veya Rus Füzeleri)
Gizli Askeri Araçlar
Gizli Askeri Tatbikatların Yanlış Anlaşılması
Deniz Sularındaki Elektronik Karmaşanın Denizaltı Işıklarına Yol Açması
Rus Ekranoplan Uçağı (Deniz Yüzeyi Uçağı)
İnsansız Uzaktan Kumandalı Denizaltı Araçları
Mikro Denizaltılar
Cep Denizaltıları (Batiskaflar)
Süper Mini-Denizaltılar
Stealth Denizaltılar
Stealth Gemiler (Sea Shadow)
Garip Görünüşlü Amfibik Çıkarma Araçları (Suda ve Karada Gidebilen)
Robot Balıklar-Balık Görünüşlü Yeni Denizaltılar
Yüzer Füze Fırlatma Platformları
Yüzer Oteller
3. Doğa Kaynaklı ISOlar:
St. Elmo Ateşi
Bataklık Gazı (Swamp Gas, Marsh Gas ya da Will-O'-The-Wisp)
Denizaltı Gazları
Denizaltı Volkanlarından Yayılan Işıkların Yanlış Anlaşılması
Kireçtaşı İçeren Denizaltı Toprakları
Denizaltı Bulutları
Denizaltı Manyetik Alanları
Denizaltı Şimşekleri
Top Şimşekler ya da Plazmalar
Deprem Işıkları
Fosforlu Denizaltı Hayvanları ya da Bitkileri
Bilinen Dev Deniz Hayvanları (Balina, Deniz Kaplumbağaları)
Bilinmeyen Dev Deniz ve Göl Hayvanları (Deniz veya Göl Canavarları?)
Büyük Balık Sürüleri
İlginç Denizaltı Coğrafik Şekilleri (Denizaltı Tepecikleri)
Yararlanılan Kaynaklar:
Bianchini, Marco. (1996). USOCAT Catalogue. Siena, Italy: CISU.
Bilinmeyen Ansiklopedisi (1984-86), Cilt 7. İstanbul: Karacan Yayınları.
Bord, Janet, and Bord, Colin. (1989). Unexplained Mysteries of the 20th Century. Chicago, Illinois: Contemporary Books.
Burt, Eugene. (1970). UFOs & Diamagnetism. New York: Exposition Press.
Corliss, William R. (1982). Lightning, Auroras, Nocturnal Lights and Related Luminous
Phenomena: A Catalog of Geophysical Anomalies. Glen Arm: The Sourcebook Project.
Corliss, William R. (1986). Handbook of Unusual Natural Phenomena: Eyewitness Accounts of Nature's Greatest Mysteries. New York: Arlington House.
Çeşitli İnternet Makaleleri.
Çeşitli Özel Notlar.
Devereux, Paul. (1982). Earth Lights: Towards An Understanding of The UFO Enigma. Wellingborough, Northamptonshire: Turnstone Press Limited.
Kurtuluş, Özgür. (1999). Fayların Çevresindeki Tuhaf Gök Olayları: Deprem Işıkları. Bilim ve Teknik Dergisi, 32 (383), 40-43.
Moore, Steve. (1995). Fortean Studies, Volume 2 (edited). London: John Brown Publishing.
Sachs, Margaret. (1981). The UFO Encyclopedia. London: Corgi Books.
Sanderson, Ivan T. (1970). Invisible Residents. New York: World Publishing Company.
Sarıkaya, Haluk Egemen. (1979). USO-Oint: Denizaltı Uygarlığı. İstanbul: Bilim Araştırma Merkezi.
Steiger, Brad. (1973). Atlantis Rising. New York: Dell Publishing Company.
Stonehouse, Frederick. (1997). Haunted Lakes. Duluth, Minnesota: Lake Superior Port Cities Inc.
Bana Yazın
Her Hakkı Saklıdır © Copyright 1999, Sefer Murat AKSOY.
Geriye Dön